"Size sevgilinizi hatırlatan bir şarkı seçiniz."
Öncesinde başka birşeyden bahsedeceğim. Ben pek şiir insanı değilimdir, burada da belirtmişimdir. Tarif edemediğim bir düz yazı merakım var. Bunu kendine dert edinen yakın bir arkadaşım, bana şiiri sevdirme oturumları düzenlemeye başladı epeydir. Herşey eğitimle mümkünmüş. Bende hafiften bir şiir sempatisi oluşmaya başladı. Arkadaşımın başarısıdır tamamiyle! Bir kez de buradan teşekkür etmiş olayım :)
Son oturumdaki şiiri o kadar yakın buldum ki kendime, blogumda paylaşırım diye düşünmüştüm. Tam da bugün için çok anlamlı oldu.
AYRILIK AYRACI
Bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğun
Bir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadın
Gökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendi
Ve ne kadar az konuşur olduk günboyu
Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor
Tam da susuşların birbirine eklendiği yerde
Ezberlenecek hiçbir şey yok bu dünyada
Kirletilmemiş bir bulut bile yok artık
Böyle diyorsun her yolculuğa çıkışımda
Yaşadığın kent de sana benziyor gitgide
Ne zaman dönmeyi düşünsem yangın çıkıyor
Ya da erteletiyorum biletimi son anda
Uzun bir sessizlik oluyorsun dağlara baksam
Karşılıksız mektuplar kadar burkuluyor kalbin
Yazdığım şiirler de canımı sıkıyor artık
Fotoğraflarımı yırtıp atıyorum tek tek
Ve ben bütün yapraklarımı döküyorken şimdi
Eylül diyorsun, tam da orda başlıyor ayrılık
Üşüyünce ağlıyorsun yalnızım dememek için
Uçaklar gemiler trenler çiziyorsun duvarlara
Kendine bir deniz bul artık bir de rüzgâr
Parçalanacağın bir uçurum bul bu dünyada
Tek tutkun o kenti bırakıp gelmek olmalı
Ve gelirken havaya uçurmak bindiğin otobüsü
Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor
Tam da çiçeklerin sulanmadığı yerde
Konuşacak bir şeyler bulamıyorsak günboyu
Derim ki ayrılık gündemdedir ne yapılsa
Ve sen bütün ayraçları kaldırdığını sanmıştın
Ama unutmuşsun yine de ayrılık ayracını
AHMET TELLİ
Soruya dönecek olursam; bitip gitmiş, hatta eksileri artılarını çok çok aşmış bir ilişkiden bile sağ kurtulmayı başaran bazı şarkılar var. Bir de en şiddetli yağmurların bile ışıltısını söndüremediği bazı sabahlar...
The Steve Miller Band - Serenade
Oksiken, su, müzik dedik ama şiiri de eklemek gerek :D Şiir çok severim ben. Özellikle Edip Cansever ve Charles Baudelaire müthiş kalemler bana göre :)
ReplyDeleteBen daha "şiire giriş" kısmındayım. Onlara da bakayım :) Özellikle tavsiye edeceğin eserleri var mı?
DeleteEdip Cansever için konuşacak olursam, uzun şiirlerinden başlama derim. Çünkü gerçekten çok uzunlar ve kendisine ısınmadan onları okumak sıkabilir. Ama ısındıktan sonra da uzun şiirlerini daha çok seviyor insan :) Ben kısa şiirleriyle başlamıştım. "Bezik Oynayan Kadınlar" ve "Yerçekimli Karanfil" olabilir mesela :)
DeleteBaudelaire'in "İnsan ve Deniz" şiiri başucumda ufak bir kağıda yazılı olarak duruyor :) Ara sıra bakıyorum, iyi geliyor. "Alıp Götüren Koku"uyu da önerebilirim. Eğer ikisi de hoşuna giderse direk Kötülük Çiçekleri kitabından devam edebilirsin.
Çok teşekkürler :)
DeleteBunları ev ödevi olarak not ediyorum. Okuyunca bir anlam çıkarabildimse, yorumlarımla dönerim :D
Merhaba, bloğunu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım. Bana da beklerim ;) Sevgiler..
ReplyDeleteMerhaba Tugba Hanım :) Hosgeldiniz. Ben de size geldim simdi...
Delete