Aynalar Koridorunda Ask

Mustafa Ulusoy'un "Insanin Temel Acilari Uclemesi" serisinin ilk kitabi.

Ulusoy'u, daha once bu blogta da birkacini paylastigim kose yazilariyla tanimistim. Ayni zamanda bir psikiyatr oldugunu anlamam fazla vaktimi almadi. Kose yazilarinda comertce sergiledigi psikiyatr kimligini, bu kitapla beraber adeta ruhuna isliyor okurlarin. Sabirla, kibarlikla, kelime kelime, harf harf...

"Insanin Temel Acilari" iddiali, herkesi ilgilendiren bir genelleme. Tahmin edersiniz ki "ask acisi" ile baslamayi uygun gormus yazarimiz :)

Kitabin Kusbakisi Kurgusu

Kitapta gecen karakterlerin tamamen hayal urunu oldugu beyan edilmis, isimler bile renklerden secilmis ve de kisilikler bu renkler dogrultusunda olusturulmus. Ozellikle bu detayi cok basarili buldum.

Mesela kitabin birincil kisisi Dr. Mavi, [Bir psikiyatr ismi olarak Mavi'nin secilmesi...]

Mavi'nin yakin dostu, kitap kafenin sahibi Beyaz, [Fikir danisilacak bilge kisi Beyaz]

Mavi'nin hastalari; Kirmizi, [Hirsli, basarili, kizgin, inatci, isyankar] 

Gri, [Ne istedigini tam olarak kavrayamayan, kazanmaya ve simartilmaya aliskin]

Sari [Diger karakterlere gore icine kapanik, iddiasiz, mutsuz]...vs.

Kitap; bu karakterlerin acilari, ruyalari, psikobiyografileri, terapi seanslari, analizler esliginde; renklerin hayatlarinin icice gecmesi seklinde kurgulanmis. Aslinda Ulusoy, okura bu renkler vasitasiyla "ucretsiz terapi" imkani sunuyor :) 

"Binlerce ask romani yazilmis, askin romani yazilmamisti." [on kapak]

Aslinda herkes bir sekilde aşka bulasiyor, ancak hep kisisel dusundugumuzden bir baska gozle yorumlama sansimiz olamiyor. Tipki on kapak yorumunda oldugu gibi; her sayfada her kelimede aska rastliyoruz, farkli insanlar uzerindeki etkilerine sahit oluyoruz, yardim almaya gelen bu insanlarin [renklerin] terapilerine ortak oluyoruz. Yani;

"Bu roman aski kaybedip kendini bulanlarin hikayesidir." [arka kapak]

En temel aci "Aşk"

"Caddedeki insanlarin sevmek gibi bir derdi yoktu. Caddedeki insanlar sadece sevilmek istiyorlardi."

Aslinda, belki de ortak meselemiz budur. 
Sevmekten ote sevilmek. Ancak bir baskasinin sevmesi vesilesiyle degerli olunacagi yanilgisina kapilmak. 

"Sahip oldugum hicbirsey yok." 

Seklinde dert yanan Kirmizi'ya,

"Sana seni verdi Yaratici. Sana verdigi sen de sonsuz degerlisin. Daha ne istiyorsun Allah askina?"

cevabi, sadece Kirmizi'ya degil dunyadaki tum renklere ithafendi.

Peki, neden "ayna"?

Dr. Mavi, "ayna" vesilesiyle analizlerini hastalarina daha etkili aktarabilecegini kesfediyor. O'nu bu fikre yonelten tezi su sekilde;

"Baskasinin dunyasindaki biz, aynadaki goruntumuzden farkli degildir."

Bu tezin bizi ulastirmak istedigi nokta; aslinda iliski icinde oldugumuz kisilerden "ayna" vazifesi gormelerini bekleriz. Onlardan gelecek her tur iltifat, elestiri, yorum; bizler icin aynaya bakmak gibidir. Ve suphesiz ki; insan aynaya her baktiginda kendinden daha mukemmel birini gormek ister. Iste bu olgu uzerinden yol alirsak; birisiyle olan iliskimiz bozuldugunda, zarara ugrayan, o kisinin aynasindaki yansimamizdir. Bu; bizim ayni sekilde kalmamiza, baska aynalarda yansimalar olusturmamiza engel teskil etmeyecektir. Aslinda, "aynadaki yansima" kavramina kendimizi inandirabilsek, "ask acisi" da tarihe karismis olurdu :)

Iste bu sebeptendir ki; "Aynalar Koridorunda Ask"...

Sinav Dunyasi

"Ancak, bilmelisin ki, sakin denizler usta denizciler yetistiremezler." 

Ulusoy'un vurguladigi noktalardan birisi de yasanilan tum acilarin aslinda birer amaca hizmet ettigi, herkesin farkli konularda sinanmakta oldugu, bu sinavlari vermenin kisilere elbette faydasi dokunacagi gercegidir. Nisan Dersleri yazimda da bahsettigim gibi, bu gercek benim yasam felsefem haline gelmistir. Ulusoy'u neden cok begenerek takip ettigimin de kanitidir :)

Kilit Nokta

"Insan varolusu kuran degil, seyredendir."

Terapiler, analizler, yorumlar sonrasi gelinen kilit nokta budur. Ki; bu gercegi kabul ettigimiz vakit, dunya daha eglenceli bir yer haline gelecektir.

*****

Hic bitmesini istemedigim, aksine bunyesine yeni sayfalar ekleyerek benimle beraber yasamasini diledigim ozel bir kitapti. Simdilik, kitapta vurgulanan en temel kavramlardan yararlanarak tanitmaya calistim. Hatam olduysa affola...

Altini cizmelere doyamadigimdan 2 kalem tukettim. Tez zamanda "altini cizdiklerim"i de paylasmayi umit ediyorum...


***

Fotograf: Arzu Fatma Dogan

Libadiye, Istanbul

21 Mayis 2013

***

Vizor arkasini gormek ister misiniz? :) 

***

Kitaptan alintilar sayfasi icin tiklayiniz.