Monday, September 30, 2013

Yitip gitmeden...

Ben Eylul baslarken uyanmak isterim hep.
Uyanmak, 
Hem de kullerimden dogarak, en saglikli en mutlu bicimde,
Kotu olan herseyi unutup, yeniden baslayarak...

Once kendi icime sinsin diye bu fikir,
"Wake me up when september comes" lafini yaziyordum hatta, 
kisisel ileti mahiyetinde.

Sarkisini yapmamislar ama napalim :)
Ben de icimden gecirdim hep eylul dileklerimi, sarkisi olmasa da... 
Belki kabul olur diyerekten... 

Her ne kadar benim niyetimin aksine yazilmis olsa da itiraf etmeliyim; guzel sarki...

Yitip gitmeden Eylul, dinlemek lazim!


Green Day - Wake Me Up When September Ends


***

Tesadufleri sever Eylul...

Mehmet Gunsur-Eylul Aksami

Eylul biterken anmamak olmaz, "Ask Tesadufleri Sever"i :)

-Sen neredeydin simdiye kadar?

Olamaz mi? Olabilir

hicbir neden yokken, 
ya da biz bilmezken tepemiz atmis 
ve konusmusuzdur... 

Boyledir bazi Eylul'ler...

Kurumus bir yapragin dalindan dusmesi kadar kolay, zahmetsiz.
Ve hic beklemedigin anda, hissettirmeden, kendiliginden 
Geceyi sabaha donusturen tatli bir siir gibidir bazen...

Jinnah/Cinnah

Gelsinfest kapsaminda Baglarbasi Kultur Merkezi'nde izledigim Cinnah; kendime verdigim dogumgunu hediyem :)

Dogumgununu Pakistan'in kurulus/kurtulus hikayesinin anlatildigi bir filme giderek degerlendiren kac insan vardir bilemiyorum. Ama gayet hosnut kaldim, gerek kurgu gerek konu itibariyle...

Oncelikle, filmin yorumsuz olmadigini belirtmeliyim; kurtulus hikayelerinin cogunda oldugu uzere. Daha evvel, Muhammed Ali Cinnah ve Hindistan-Pakistan ayrimina iliskin bilgi sahibi olmadigimdan, dogruluk/abartilik dengeleri uzerine yorum yapamayacagim. Ancak kurgu itibariyle basarili buldugum bir film. Gecmis-gelecek arasi gecisler cok guzel yansitilmis. Mesela, gunumuzden yasli Cinnah'a iliskin bir sahne. Gecmiste yasanan bir olay animsaniyor, yorumlaniyor, acaba farkli bir adim atilsa nasil olurdu diye sorgulaniyor. Kelebek etkisi misali... Ve bu noktada Cinnah gencligine gidiyor, yasli-genc Cinnah bir sekilde yuzlesiyorlar. 

Sunday, September 29, 2013

Masumiyet

Kader'in 10 yil once cekilmis gelecek versiyonu: Masumiyet


Izlerken Kader daha bir anlam kazandi gozumde, tutku-saplanti kavramlari daha carpici geldi, daha cok sarsildim bazi gercekler karsisinda... Kisacasi; Masumiyet-Kader kiyaslamasi yapmam gerekse, Kader'in "daha" versiyonu derim.

Senarist ve yonetmenligi Zeki Demirkubuz'un ustlendigi filmde, Derya Alabora Ugur'u canlandirmis, Haluk Bilginer ise Bekir rolunu kimselere kaptirmamis.

Friday, September 27, 2013

Filmekimi Basliyor!


Filmekimi bu hafta sonu başlıyor!



Bu yıl 12. kez düzenlenen Filmekimi, Vodafone FreeZone sponsorluğunda, yine usta yönetmenlerin ödüller kazanmış son yapıtlarının da aralarında bulunduğu 40'a yakın filmi izleyicilerle buluşturuyor. İstanbul'da 28 Eylül-6 Ekim tarihleri arasında düzenlenen Filmekimi, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da sinema keyfini Ekim ayı boyunca Türkiye'nin farklı kentlerine taşıyor. İstanbul dışında yapılacak Filmekimi gösterimlerinin tarihleri ve mekânları ise şöyle:



Thursday, September 26, 2013

Kader

"Olesiye ~ Tutkunun Hukmettigi Filmler Seckisi"nden Kader...



Zeki Demirkubuz'un 97 yapimi Masumiyet'inin 2006'da cekilen baslangic hikayesi. Adeta bu secki icin kurgulanmis, "tutku" kavraminin farkli karakterler uzerinden derinlemesine anlatildigi bir film.

Demirkubuz ilk sasirtmacayi zaman kavrami ile yapmis. Esasinda, karakterlerin genclik doneminde yasananlar anlatilsa da filmin zamani 10 yil oncesine gitmemis, 2006 Turkiyesinde kurgulanmis. 

Monday, September 23, 2013

Takvimlerde Yolculuk: 23 Eylul

23 Eylul...

Donence gunu.
Ortaokul bilgi yarismalarinin populer sorularindan birinin cevabi.
Ekinoks. 
Gece ile gunduz surelerinin esitlenmesi.
Basak'in mesaiyi Terazi'ye devretmesi.
Yazin bitmesi, sonbaharin baslamasi.
Tshitlerin hirkalara davetiye gondermesi.
Aylardir acik olan mutfak penceresinin kapanma vaktinin gelmesi.

Dunyanin ORDEK Hali!

Yapilmamasini rica etmeme ragmen, 10 gun oncesinden organizasyon planlamis canlarim ama ben bir sekilde kacirmayi basardim :(

Aferin bana, kocaman aferin!

Geriye bu kare kaldi yadigar:


Insallah seneye asabi kusun kaslari inip surati sevimli ifadeye burunecek,
ordegin de icine sinecek bazi seyler...

Iyi ki dogmusuz kankacim :)

Sunday, September 22, 2013

Hikayem Paramparca


Parca parca hikayeler, parca parca anlar, mekanlar, kisiler, duygular...

Cogunlugunu Emrah Serbes'in Afili Filintalar Blogunda yayinlanan hikayelerin olusturdugu, Umit Bektas'in fotograflari ile bezenmis bir kitap Hikayem Paramparca.

Thursday, September 19, 2013

Olesiye ~ Tutkunun Hukmettigi Filmler Seckisi



İstanbul Modern Sinema “Ölesiye”de, tutkunun hükmettiği hayatların geçtiği 11 filmlik bir seçki sunuyor. İrade ve yargıları aşan güçlü ihtirasların yaşandığı kara sevdalara, tutkudaki teslimiyet kavramına, tutkuyla tutsaklığın arasındaki çizginin kaybolduğu farklı kaderlere bakan programda sinema tarihinin farklı dönem ve coğrafyalarından örnekler yer alıyor. “Ölesiye” kapsamında Tarkovski, Demirkubuz, Buñuel ve Fassbinder gibi yönetmenlerin filmleri izlenebilir.

Festival ve program ile ilgili detayli bilgi icin: Istanbul Modern Sinema - Web Sitesi.

***

bkz. Zeki Demirkubuz'dan Kader

Monday, September 16, 2013

Saatleri Ayarlama Enstitusu ~ Alintilar ~ ASK


"-Ben asktan daima kactim. Hic sevmedim. Belki bir eksigim oldu. Fakat rahatim. Askin kotu tarafi insanlara verdigi zevki eninde sonunda odetmesidir. Su veya bu sekilde... Fakat daima odersiniz... Hicbir sey olmasa, bir insanin hayatina luzumundan fazla girersiniz ki bundan daha korkunc bir sey olamaz..."

Halit Ayarci
sh 341


***

Saatleri Ayarlama Enstitusu kitap tanitimi icin buyrunuz.

Saatleri Ayarlama Enstitusu ~ Alintilar


Bu daima boyledir. Hadiseler kendiliginden unutulmaz. Onlari unutturan, tesirlerini hafifleten, varsa kabahatlilerini affettiren daima obur hadiselerdir.
sh 62

Iyilikler de kotulukler gibidir. Beraber gelirler.
sh 127

Vaat et, yarin unutacak olduktan sonra...
sh 234

Gelsinfest ~ Gelisen Ulkeler Film Festivali

Filmlere ve de festivallere merakli birisi olaraktan paylasmayi borc bilirim.
Iyi seyirler...


Gelişen Ülkeler Film Festivali, Gelişmekte Olan Ülkeler (D – 8) grubuna üye Türkiye ile birlikte 8 ülke (Endonezya, Pakistan, İran, Bengladeş, Malezya, Mısır, Nijerya) ve (ECO) Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’na üye 10 ülkeden (Afganistan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Pakistan, Tacikistan, Türkiye, Türkmenistan, Özbekistan) sinematografik değeri yüksek filmlerin ve yabancı konukların katılımıyla, 20 – 27 Eylül 2013 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştiriliyor. “Çok Yakın, Çok Uzak” sloganıyla hareket eden festival, bu ülkelerin sinemalarından karma bir seçki sunuyor.

Sunday, September 15, 2013

Saatleri Ayarlama Enstitusu


Ahmet Hamdi Tanpinar'in Saatleri Ayarlama Enstitusu...

Kitap Kardesligi ile birlikte Temmuz ayinda okudugum ilk kitap. Kitap Kardesligi demisken biraz bilgi vereyim. Baska bir kitap blogu sayesinde kesfetmistim. Beraber kitap okuyup, beraber yorumlamak gayesiyle kurulmus bir olusum. Blogger, twitter, instagram, tumblr...vb bircok sosyal kanal araciligi ile katilmak mumkun.

Gelelim Saatleri Ayarlama Enstitusu'ne :)
Tam bir donem kitabi, icine azicik mizah ve ironi bulasmis bir donem kitabi. 

Saturday, September 14, 2013

Gune Tatli&Serin Merhaba: Denizciler Dondurma :)


Dondurma sevdalisi bir insan olarak, gune en enn guzel tatli serin baslangic :)

Ordu'da nisan hazirliklari telasina aldirmaksizin verilen minik bir mola 
ve super kesif: Denizciler Dondurma!

Ordu'ya yolu dusenlerin, nostalji sevenlerin, emege deger verenlerin ugramasi; bu lezzeti tatmasi siddetle tavsiye olunur.

Detayli bilgi icin bkz. Denizciler Dondurma Internet Sitesi

Friday, September 13, 2013

Ben de Ozledim... Pek Yakinda!

3. sezon sonunda Mecnun'u cole yollayip bu sezon donusunu, donuslerini bekleyenlerin hevesleri kursaginda kalmisti. Bildiginiz uzere :( [bkz. Mecnun olmak senin kaderin]

Devami gelemedi, bitemedi de, icimizde kaldi Leyla ile Mecnun. Sahsi fikrim, belki de iyi oldu sonunu gorememek...

Thursday, September 12, 2013

Kulak Verilesi Fotograflar -6: Sevmek Zamani

Canim Es'e ithafen...


Uzun zamandir ilk defa bir kolajin altina imza atmak istediysem;
"Sevmek Zamani" gelmistir, "Sevmek Zamani" calinmali o halde :)

Hayirli, ugurlu olsun...

Fotograf: Arzu Fatma Dogan
Yason, Ordu
7 Eylul 2013

Fotografin Sarkisi:




Diger fotograflara kulak vermek icin tiklayiniz.

Monday, September 9, 2013

Bir Eylul Hikayesi: Vurur

Agustos'tan odunc alinmis bir eylul gunuydu.
Guneyin en guneyi, sicagin en sicagi, sarinin en sarisi bulusmus; bugun icin bir araya gelmisti sanki.



"Bu anlamsiz suskunlugun artik bitmesi lazim" dercesine, suratle ilerliyordu araba.
Suskunluktan ote birseyler hakimdi aslinda, araba farkedemedi ilk etapta.
Baska birseyler... Kararsizlik gibi, tutarsizlik gibi, suphe gibi, ozlem gibi, korku gibi birseyler... Bunlarin hepsinden bir tutam karismasiyla olusan duygu bulutunu, surat dagitamayacakti anlasilan.

Friday, September 6, 2013

Bir Yakaristan Ibaret Eylul...

Eylul'un ilk Cumasi...
En guzel, en anlamli eylul hediyesi gelmis Ulusoy'dan :)

Sicacik bir keyif cayi esliginde, haftalik fal misali bir yazi:


Başladı hayat, kalbi titreye titreye bir yakarışla yakararak.Yıldızların dua vakti bitmişti. Birer birer çekildiler hanelerine.
Gecenin duası kabul olmuş, gündüzü vermişti dünyaya.
Hazin bir yakarışla açtı gözlerini gündüz de.
Karşısında yağmur yüklü bulutları görünce biraz şaşırsa da, sevindi içten içe.
Ne de olsa toplu bir yakarışa iştirak edecekti.
Şimşekler çakıyordu, gökyüzünün cehrî zikri şimşekler.
Kirpikleri ıslaktı şehrin.
Yağmurla yıkanmıştı sabah.
Yağmur, bulutların yakarışıydı.
Bulutlar damlaların.
Damlalar ise susamış toprağın.

Monday, September 2, 2013

Takvimlerde Yolculuk: Ve Eylul... Sonunda!

Saatli maarif takvimlerinin yaygin kullanildigi donemlere pek yetisemesem de "nostalji" kelimesinin benim lugatimdaki karsiligi gibidir. 

Dedemden yadigar Kuran-i Kerim'in sayfalarini cevirdikce karsima cikar bu takvim yapraklarindan. Uzerlerine ozel notlar dusulmustur cogunun. Falancanin dogumu, filancanin olumu, eve dogalgazin cekildigi gun...vs. gibi. Onlara baktikca, dokundukta, kokladikca oncelikle dedem ve kaybettigimiz diger yakinlarim gelirler aklima. Belki bu yuzden seviyorum eski takvim yapraklarini...

Bu yazi icin 1 Eylul tarihli bir yaprak aradim, cok aradim da bulamadim. Yoksa 6 Eylul'un ozel bir manasi yok :) Benim icin en ozel mana, basli basina "Eylul"un gelmis olmasi!

Gibi: Eylul Geldi






İnsanı canından bezdiren, hiç bitmeyecekmiş gibi gözdağı veren, tam bitti denilen yerde yeniden başlayan kavurucu bir yazdan da serinlik ve selâmetle sıyrılmak mümkünmüş.

Ufkun üzerinde kurşuni renkli bir süvari alayı. "Caddelerde rüzgâr"lı ilk sonbahar şarkıları. Siyah beyaz kısa bir film. Kestanecinin Ekim'e hazırlanan isli "lüküs lâmbası". İlk yağmur damlası, ilk üşüme, ilk hırka.
Bir şehri terk etmemek için sebepler risalesine eklenen zahriye sayfası gibi, şehrime, bütün şehirlere geldiğinden daha erken, kavrulmuş yapraklar dallarının dibine döne döne düşerken. Olur mu olmaz mı derken olur gibi, gelir mi gelmez mi derken gelir gibi. Kalıcı değil geçici. Ama sonunda Eylül geldi.