Thursday, April 4, 2013

Kelebek'ten Alinti: Limonlu Cay Tadinda ;)

Yillarin emektari yesil lambam... 
Hayatimi aydinlattigi yetmezmis gibi, artik blog cekimlerimde bana eslik etmek icin fazla mesai yapmaya basladi :) Tesekkurler!




Kelebek'in soylemek istedigi birseyler varmis hala. Duyurmak lazim, paylasmak lazim...


Kelebek'ten Alinti: Limonlu Cay Tadinda




...
Ayağa kalkıp ıslık çalıyorum. Yeniden dalganın tepesine yükseldiğimde Sylvain ayakta, bana bakıyor.Gömleğini havaya kaldırıyor. Oturmadan önce belki yirmi kere birbirimizi selamladık. Her dalgada gömleğimizi salladık, garip şey, hep de aynı zamanda yükseliyoruz. Son iki dalgada, artık açık seçik görülebilen ormanı işaret ediyor. Kıyı ile aramızda on kilometreden az var. Dengemi yitiriyor ve kıç üstü oturuyorum çuvallara. Arkadaşımı ve ormanı bu kadar yakınımda görünce büyük bir sevinç doluyor içime, öyle bir heyecan ki bu, hüngür hüngür ağlıyorum. Çapak içindeki gözlerimi temizleyen gözyaşları arasında rengarenk binlerce kristal görüyor ve aptal gibi: Sanki kilise camları, diyorum kendi kendime. Bugün Tanrı seninle birlikte Kelebek. Doğanın dev unsurları arasında, rüzgar, denizin uçsuz bucaksızlığı, dalgaların yüksekliği, ormanın yemyeşil ve etkileyici kubbesi karşısında, size çevreleyenlere oranla küçücük kalıyor ve belki, hiç aramadan, Tanrı’ya rastlıyor, ona dokunuveriyorsunuz. Bir tek gün ışığından yoksun, diri diri gömüldüğüm iğrenç zindanlarda geçirdiğim binlerce saat boyunca nasıl geceyi elledimse, bugün kendisine dayanamayacak kadar güçsüz olanları yok etmek üzere doğan güneşe dokunuyor, gerçekten Tanrı’ya değiyor, onu çevremde, içimde hissediyorum. Kulağıma fısıldıyor hatta: “Acı çekiyorsun daha da çekeceksin ama, bu kez senden yana olmaya karar verdim. Söz veriyorum, güçlükleri yenip galip çıkacaksın.”

Hiç bir dinsel eğitimden geçmemek, hristiyan dininin elif besini, İsa'nın babasının kimliğini, Meryem Ana'nın gerçek kişiliğini, babasının dülger mi yoksa deveci mi olduğunu bilmemek. Bütün bu cehalet tabakası, gerçekten arandığında Tanrı'ya rastlamayı engellemiyor. Rüzgarda, güneşte, denizde, ormanda, yıldızlarda, insanoğlunun beslenmesi için sağa sola bol bol serpiştirdiği balıklarda onu bulmak mümkün.
...

Henri Charriere, Kelebek
sh 453-454

No comments:

Post a Comment